Minimalizme ilk adım
yaşamınıza anlam katanlar ile yaşamak olarak tanımlandı minimalizm önceki monologlarımda.. (dialog muydu yoksa..? ne kadar içindeydiniz okuduklarınızın..? yoksa bir internet “tık” ından ibaret miydi ilişkiniz..? çok şeyde olduğu gibi yine “öylesine” miydi..?)
minimalizm..
evet bu fikri sevdim, bunu deneyeyim..
eğer buraya kadar okuduklarınızla böyle bir çıkarımda bulunmuşsanız, bu blog ile olan ilişkinizi şimdi sonlandırmalısınız..
minimalizm, bir internet sitesinde görüp beğendiğiniz, tamam bu pazartesi yaşam tarzımı değiştirip bu x yaşantısına (muhtemel popülist, asosyal medyanın size yapmanızı tembihlediği bir yaşam formu) başlıyorum diyeceğiniz yeni bir keşif değil..
o zaten sensin..
bunu biliyorsan, bundan sonra çizilecek yol haritası “modifiyeli sen” kostümünü çıkarmana yardım edebilir.. o harita şablonunu dolduracak olan sensin.. tutkuların, seni sana ulaştıracak..
tek bir yaşam formu yok minimalizmde.. benim yaptıklarım bana değer kattığı için yapılıyor, sana değer katanlar da senin fiilin olacak..
ilk adım; önceliklerinizi belirlemek.. size değer katanların, sizi mutlu edenlerin isimlerini tanımlamak..
listenin uzunluğu problem değil.. iki eylem-üç nesne-dört şahıs..
seçtiğiniz herşey, varolduğunun farkında olduğunuz, varolmasına sevindiğiniz, yokluğu yokluk yaratacak varlıklar olsun.. dürüst olun kendinize.. iyi insan olmak değil ilk amacınız, mutlu bir insan olmak..
çevrenize ve kendinize yalan söylemekten vazgeçin..
unutma, senin “hayat” diye adlandırdığın şey, sonu belli bir devinim.. ve
yaşadıkların, o sürecin dolgu malzemesi..
listeniz hazırsa, diğer herşeyden kurtulabilirsiniz artık.. istisnasız herşeyden..
sanırım hazırız, yolculuğa başlayabiliriz..